boğulmak ne demek?
- Boğma işine konu olmak.
- Havasızlıktan ölmek
Denize düşmeden boğulacağız diye haykırıyordu.
Halikarnas Balıkçısı - Bunalmak
Bu misalleri görüp de Boğaziçi tepelerinin apartman yığınları ile boğulduklarına yanmaz mısınız?
F. R. Atay - Choke.
- Be drowned.
- Get drowned.
- Smother.
- Stifle.
- Suffocate.
- Asphyxiate.
- To drown.
- To be drowned.
- To be flooded.
- To be stifled.
- To be flooded with.
- To feed the fishes.
- Strangle.
- Swim in.
boğulma
- Boğulmak işi.
- Nefes alamama, organizanın gerekli oksijeni alamaması, kan ve dokularda artan karbondioksidi atamaması nedeniyle hayatın durması, asfeksi, solunum durması.
- Asphyxia.
- Asphyxiation.
- Suffocation.
- Strangulation.
boğulmamak
- (neg. form of boğulmak) choke, smother, stifle, suffocate; be drowned, get drowned.