boğazlaşmak ne demek?

  1. Birbirini boğazlamak

    İçimde bir boşlukla karmakarışık bir doluluk boğazlaşıyor.

    A. Gündüz
  2. Kıyasıya dövüşmek

    Otuz bu kadar devlet, hiç durmadan dinlenmeden boğazlaşabilirler miydi?

    Ö. Seyfettin
  3. (en)To fight violently with each other.

birbirini

  1. (en)One another.

boğazlaşma

  1. Boğazlaşmak işi.

boğazla

  1. Huni. (Gökmenler, Çatak, Gedikli, Kırlangıç *Saimbeyi -Adana)

Türetilmiş Kelimeler (bis)

boğazlaşmaboğazlaboğazlamaboğazlamakboğazlamamakboğazlanma
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın