bilinmeyen bir hayat sürmek ne demek?
- Live an obscure life.
bilinmeyen
- Tanınmayan.
- Değeri belli olmayan, bilinmeyen (nicelik), bilinmedik, meçhul.
- Unknown.
- Occult.
- Mysterious.
- Recondite.
- Obscure.
- Secret.
- Strange.
- Unbeknown.
bilinmeyen bağlam
- Context unknown
bir
- Sayıların ilki.
- Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı.
- Bu sayı kadar olan.
- Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı).
- Tek.
- Beraber.
- Eş, aynı, bir boyda.
- Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek.
- Kuyu. (Osmanlıca'da yazılışı: bi'r)
- Yıldırım. Bulutdan buluta veya bulutdan yere elektrik boşanması.
hayat
- Genellikle köy ve kasaba evlerinde, üstü kapalı, bir veya birkaç yanı açık sofa.
- Hayat biçimi, içinde yaşanılan şartların bütünü, yaşantı.
- İçinde yaşanılan şartların bütünü, yaşantı.
- Canlılığı gösteren hareket, kaynaşma.
- Yaşamayı sağlayan şartların bütünü.
- Canlı, sağ olma durumu.
- Geçim şartlarının bütünü.
- Yaşam.
- Durum.
- Yazgı.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
bilinmeyenbilinmeyen bağlambilinmeyen bir yerdebilinmeyen büyütme faktörleribilinmeyen güçlükbilinmeyen numaralar servisibilinmeyen stokbilinmeyen şirketbilinmeyen uçan cisimbilinmeyeni düzeltbilinmebilinmedikbilinmedik sınarbilinmekbirbir abam var atarım, nerede olsam yatarımbir acı kahvenin kırk yıl hatırı vardırbir açıdabir açida ilerlebir adama kırk gün ne dersen o olurbir ağaçta gül de biter, diken debir ağaçtan okluk da çıkar, bokluk dabir ağız dolusubir ağızdanbibi eyyi halbi gayri hakkın mal edinmebi hadbi haseb il verase