biçimsiz ne demek?
- Kendine özgü bir biçimi olmayan, biçimi bozuk, şekilsiz.
- Kötü, hoş olmayan, yakışıksız
Ancak ansızın kız karşısına çıkınca sözüne bir biçimsiz yerinden başlamış oldu.
M. Ş. Esendal - Kendine özgü billurlaşmış bir biçimi olmayan (madde), amorf.
- Yakışıksız olarak
Küpeşteden bırakılan bir kalas gibi, biçimsiz düştü.
S. F. Abasıyanık - Örütlenmeyen ve belirli geometrik biçimi olmayan katı görünümlü özdeklerin niteliği.
- Awkward.
- Clumsy.
- Formless.
- Shapeless.
- Unsightly.
- Ill-shaped.
- Ugly.
- Unmannerly.
- Unsuitable.
- Deformed.
- Disfigured.
- Unstylish.
- Irregular.
- Distorted.
- Disproportionate.
- Amorphic.
- Unproportionate.
- Misshapen.
- Amorfous.
biçimsiz dil
- Sözcüklerin anlamı, takılarla ya da çekimle değil de, tümce içindeki yerlerine, seslerine göre değerlendirilen dil. bk. tekheceli dil, soyut dil.
- Formless language.
- Langage sans forme
biçimsiz küre
- En çok sığırlarda, dolaşım yetersizliği veya kromozom bozukluğundan kaynaklanan, üzeri kıllı deriyle örtülü, gelişmemiş kemik ve organ taslaklarından ibaret yuvarlak ve biçimsiz bir vücuttan ibaret yapılış bozukluğu gösteren dölüt, amorfus globozus, amorfus.
- Amorphus globosus.