beyaz perdede ne demek?
- On the screen.
on
- Dokuzdan sonra gelen sayının adı.
- Bu sayıyı gösteren 10, X rakamlarının adı.
- Dokuzdan bir artık.
- Ketonları gösteren son ek, propanon (dimetil keton): 2-bütanon (etil metil keton) gibi.
- -one.
- Deca-.
- In progress; proceeding; as, a game is on.
- In operation or operational; 'left the oven on'; 'the switch is in the on position' planned or scheduled; 'the picnic is on, rain or shine'; 'we have nothing on for Friday night' indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?' in a state required for something to function or be effective; 'turn the lights on'; 'get a load on'.
- With a forward motion; 'we drove along admiring the view'; 'the horse trotted along at a steady pace'; 'the circus traveled on to the next city'; 'move along'; 'march on'.
- Indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?'.
beyaz perde
- Göstericiden çıkan görüntülerin üzerinde yansıdığı, sinema filminin oynatıldığı yüzey.
- Sinema.
- Bk. görüntülük
- Movie screen.
- The cinema.
beyaz pelikan
- Bk. ak pelikan
per
- Protein etkinlik derecesi.
- Kanat.
- Protein efficiency ratio.
- Through or by.
- Prep. for each; by means of, via; through.
- Vasıtasıyle, eliyle
- Tarafından
- Içinden
- Tamamen
- Dışarı
Türetilmiş Kelimeler (bis)
beyaz perdebeyaz pelikanbeyaz peynirbeyaz peynirli sandviçbeyaz papatyabeyaz papyonbeyaz pasbeyaz pastabeyazbeyaz adambeyaz afrika gergedanıbeyaz ağaç kelebeğibeyaz alacalı böbrekbeyaz altınbeyaz altın lehimibeyaz arsenikbeyaz atbeyaz ateşbeyabeyabanbeyadbeyadıkabeyadirperdederperdedarperdedarı felekperdedariperdeduvarperdeperde açmakperde antenperde arasıperde arası oyunuperdperdaperdahperdah çekiciperdah dolabı