belenmek ne demek?
- Kundaklanmak
Çocuk olsam beleklere belensem.
Âşık Veysel - Bulanmak, bulaşmak, örtülmek
Ben yere yığılıp kafam kanlara belenince...
R. Erduran - (-e durum ekiyle kullanılan fiil), halk ağzında.
kundaklanmak
- Kundaklama işi yapılmak veya kundaklama işine konu olmak.
- To be swaddled.
- To be fitted with a gunstock.
- To be set on fire by an arsonist.
- To be sabotaged.
- To be wrecked.
belenme
- Belenmek işi.
belen
- Dağ üzerindeki yüksek geçit, dik dağ yolu.
- Tepe, yüksek yer.
- Bayır.
- Bel.
- Bir işlevin yakınlarında bulunan noktalara bakınca en düşük değerini aldığı nokta.
- Akdeniz Bölgesi'nde bulunan kasaba.
- Dağ beli, dağın aşılacak yeri, dağlık yer.
- Yüksek, dağlık yerlerde görülen düzlük.
- Sırt, bayır, yamaç, dağ eteği.
- Dağlık, sarp yer.