bekleme ne demek?

  1. Beklemek işi

    Gelince beklememi sıkı sıkı tembih etmişler.

    Fikret Otyam
  2. Vakit öldürme

    Ağzında piposu, ayaklarını uzatmış, pineklemekle bekleme arası oturuyordu.

    Ç. Altan
  3. İntizar.
  4. (en)Waiting.
  5. (en)Wait.
  6. (en)Expectance.
  7. (en)Expectancy.
  8. (en)Anticipation.
  9. (en)Contemplation.
  10. (en)Expectation.
  11. (en)Standby.

beklemek

  1. Bir iş oluncaya, biri gelinceye değin bir yerde kalmak, durmak
  2. Süre tanımak, acele etmemek
  3. Bir şeyi, bir kimseyi gözetmek, korumak, muhafaza etmek.
  4. Ummak
  5. Karşılaşma ihtimali bulunmak
  6. Aramak, istemek
  7. Oyalanmak.
  8. (en)Mark time.
  9. (en)Wait.
  10. (en)Wait for.

bekleme durumu

  1. (en)Wait state

bekleme hakkı

  1. Belirli bir süre içinde belirli bir ederle bir malı satın alacak kişiye satıcı tarafından verilen bekleme özgürlüğü.
  2. (en)Option.
  3. (fr)Option

Türetilmiş Kelimeler (bis)

bekleme durumubekleme hakkıbekleme hamlesibekleme işsizliğibekleme listesibekleme mecburiyetibekleme müddetibekleme noktasıbekleme odasıbekleme sahasıbeklembeklem çıkaran işlevbeklem dizeyibeklem oranıbeklebekle de görbekle ve görbekle yarin köşesini
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın