beacon ne demek?
- Fener
- Işaret koymak, yol göstermek
- Işaret vermek için yüksek yerlerde yakılan ateş
- Işaret kulesi
- Hav
fener
- Saydam bir maddeden yapılmış veya böyle bir madde ile donatılmış, içinde ışık kaynağı bulunan aydınlatma aracı
- Gemilere yol gösteren ışık kulesi, deniz feneri
- Tepesinden kulplu kahveci tepsisi, askı.
- Eski meddahların, tuğlarının dibine yaydıkları örtü üzerine koyduklarıfener. Bufenerin öykü sırasında yanması gerekirdi.fenerini yakmış olan meddah böylece öyküye başlayacağını belirtmiş olurdu.
- (a.) Sinem. (Türkiye'de) Sinemaların önyüzlerinin büyük bölümünü kapsayacak boydaki ası.
- içinde ışık kaynağı bulunan şeffaf mahfaza
- Dark lantern.
- Lantern.
- Lamp.
- Phanar.
beacon fire
- Işaret ateşi, uzaktan görülebilen ateş (genellikle uyarı amaçlı kullanılır)
beacon frame
- Hat kesintisi iletisi