bayılmak ne demek?
- Baygın duruma girmek, uyur gibi olmak, kendinden geçmek, kendini kaybetmek
Akşam vapurda giderken bir kadının bayıldığını gördüm.
S. F. Abasıyanık - Çok hoşlanmak, çok sevmek
Hatta kıza bayıldığını bile anlasaydı neye yarardı?
R. H. Karay - Sıcak, açlık, susuzluk, yorgunluk vb. etkenlerle dayanma gücünü yitirmek
Uzakta görülen manzaralar insana sıcaktan bunalmış ve bayılmış hissini verir.
A. Ş. Hisar - Vermek, ödemek.
Be a sucker for.
Blackout.
Faint.
Swoon.
Pass out.
Be fond of.
Adore.
Conk.
Lose consciousness.
Be enamored of.
Be enamoured of.
Enthuse.
Fall for.
Be taken by.
Be taken with.
Collapse.
Gush.
To faint.
To swoon.
To be thrilled with.
To pay.
To pass out.
To lose consciousness.
To be wild about.
bayılma
- Baygın duruma girme, kendinden geçme.
- Kalp yemezliği ve damar anormallikleri nedeniyle beyin kan akımının yetersizliği sonucu bilincin ani ve geçici kaybı, sinkop, senkop.
Faint, syncope.
Swoon.
Syncope.
Syncopal.
Blackout.
Faint.
Fainting.
Rhapsody.
bayılma nöbeti
Fainting fit.