batırma ne demek?
- Batırmak işi
Immersion.
Prick.
Sinking.
Submerging.
Sticking.
Thrusting.
Dipping.
Plunging.
Pricking.
Sticking into.
Losing.
Running down.
Defaming.
Causing the ruin of.
batırmak
- Bir şeyin sıvı veya yumuşak bir maddenin içine gömülmesine yol açmak, batmasını sağlamak
- Bir işte sermayeyi yitirmek.
- Bir kimseyi çekiştirip iyice kötülemek
- Kirletmek.
- Mahvetmek
Sink.
Submerge.
To sink.
To founder.
To submerge.
batırmak
- Bir şeyin sıvı veya yumuşak bir maddenin içine gömülmesine yol açmak, batmasını sağlamak
- Bir işte sermayeyi yitirmek.
- Bir kimseyi çekiştirip iyice kötülemek
- Kirletmek.
- Mahvetmek
Sink.
Submerge.
To sink.
To founder.
To submerge.
batırmamak
(neg. form of batırmak) submerge, sink, dip, ruin, bankrupt, jab, stick, break, immerse, plunge, prickle, bring to ruin, swamp.