bankrupt ne demek?
- İflas ettirmek, batırmak
- Müflis (kimse)
- Mahvetmek, tüketmek
- İflas etmiş olan (kimse)
iflas
- Borçlarını ödeyemediği mahkeme kararı ile tespit ve ilan olunan işadamının durumu, batkı, batkınlık
- Yenilgiye uğrama, değerini yitirme.
- İşlevini veya görevini yapamama.
- Mahkemece borçlunun, borçlarını ödeyemeyecek durumda olduğunun saptanması.
- Malı tükenmek, parası kalmamak. Borçlarını ödeyemiyecek hale gelmek. Sermayesini batırmak.
- In carey street.
- Bankruptcy.
- Failure.
- Insolvency.
- Bust.
bankrupt in
- Yoksun, mahrum
bankrupt in intelligance
- Zekadan yoksun