backward and forward ne demek?
- Bir o yana bir bu yana
backward
- Geç kavrayan
- Geri
- Gelişmemiş, geri kalmış
- Yavaş öğrenen
- Ters
- Çağ dışı
- Çekingen, isteksiz
- Geriye, tersine, geçmişe
- Kafası basmayan
- Geçmişte kalan şey
backward area
- Geri kalmış bölge
and
- Yemin içmek, yemin etmek.
- (İngilizce) ve, ile, de
- (bağlaç) ve, de, ile
forward
- İlerlemesine yardımcı olmak
- İlerletmek, çabuk yetiştirmek
- Göndermek, yeni adrese göndermek
- İleride olan, öndeki, ön
- İleri, ilerlemiş, ileriye doğru
- Küstah, cüretkar, şımarık
- (futbol) ön sırada yer alan oyuncu, forvet
- Aşırı, müfrit
- Yeni adrese yollamak, ilerletmek
- Sevk etmek, yollamak
Türetilmiş Kelimeler (bis)
backwardbackward areabackward assimilationbackward backwardsbackward channelbackward compatiblebackward countrybackward differencebackward diodebackward eliminationbackback acheback actionback alleyback alley abortionandand a bitand a halfand a lot moreand alsoand b printingand b windingand connectiveand d speedand dağlarıanan abbreviated signaturean abbreviation of carabineran abbreviation of kilograman absolute must