bağışlayış ne demek?
- Bağışlamak eylemi.
- Bağışlama biçimi.
bağışlamak
- Bir mal veya hakkı karşılık beklemeden birine vermek, teberru etmek.
- Herhangi bir kötü davranış için ceza vermekten vazgeçmek, affetmek
- Görevden çekmek, almak.
- Deyimlerde "Tanrı esirgesin, ayırmasın" anlamlarında kullanılan bir söz.
- Hibe etmek, armağan etmek, hediye etmek, bahşetmek, lütfetmek.
- (mecaz) hoşgörmek
- Donate.
- Give away.
- Give to charity.
- Pardon.
bağışlayı
- Katoliklerde işlenilen suçlardan dolayı öteki dünyada çekilecek cezayı papanın kaldırması işlemi.
- Indulgence.
- Indulgence
bağışlayıcı
- Bağışlayan kimse.
- Günah bağışlayan.
- Bağış yapan.
- Forgiving.
- Magnanimous.
- Merciful.
- Compassionate.
- Grantor.