büyüme ne demek?
- Organizmanın bütününde veya bu bütünün bir bölümünde boyutların artması.
- Büyümek işi.
- Bir ekonomide sayısal olarak ifadesi mümkün olabilen makro büyüklüklerin yüzde olarak artışı.
- Bir ekonomide yaratılan gayrisafi milli hasıladaki (veya gayrisafi yurtiçi hasıladaki) sabit fiyatlarla hesaplanan niceliksel değişme. krş. nominalbüyüme
- Zigotun oluşumundan itibaren ergin canlı ağırlığa ulaşana kadar canlının ağırlık kazanması.
- Canlıların belli bir süre içerisinde ağırlık ve uzunluk özellikleri bakımından artış göstermesi.
- Growth, rate of growth.
- Growth.
- Development.
- Increase.
- Growing.
- Enlargement.
- Expansion.
- Accretion.
- Accrual.
- Augmentation.
- Juvenescence.
- Buildup.
- Extension.
- Sprawl.
- Growing up.
- Upgrowth.
büyüme ağrıları
- Çocukluk ve yeniyetmelik döneminde iskeletin, kaslardan daha hızlı büyümesi sonucu olduğu sanılan beden ağrıları.
büyüme çağı
- Adolescence.