bühtan ne demek?
Kökeni: Arapça
- Kara çalma, iftira.
- Bir kimseyi yapmadığı bir şeyi yapmış olmakla itham etme
- Birisine yalandan bir şey isnad etme. Birisini suçlu gösterme.
- Calumny, slander.
kara
- En koyu renk, siyah, ak, beyaz karşıtı.
- Yeryüzünün denizle örtülü olmayan bölümü, toprak.
- Yüz kızartıcı durum, leke.
- Kötü, uğursuz, sıkıntılı
- Bu renkte olan
- Esmer.
- İftira.
- Kara renk; üzerine düşen bütün ışığı soğuran cisimlerin rengi.
- En koyu renk, siyah.
- Zenci, esmer.
bühtan etmek
- Kara çalmak, iftira etmek.
- To calumniate, to slander.
bühtancı
- İftiracı.
- Müfteri.
- Slanderer.