azlık çokluk zarfları ne demek?
- Bir sıfatta, bir zarfta, bir oluş veya kılışta azlık çokluk gösteren, bunları azlık çokluk bakımından pekiştiren ve ne kadar? ne derece? sorularını karşılayan miktar ve derece bildiren zarflar: en, az, çok, eksik, fazla, daha, biraz seyrek vb. çok güzel (yer); en derin (göl); pek çok yürüdü; pek erken kalktı; daha hızlı koşmak; fazla konuşmak; biraz dinlenmek; eksik vermek; seyrek uğramak; oldukça başarılı sayılmak. vb. Konağın bütün çocukları gibi, Gülsüm de polisten ve karakoldan çok korkardı (R.N. Güntekin, Kızılcık Dalları, s. 135); İzmitten sonra uzun bir müddet yine böyle sürdü, sonra yağmur biraz diner gibi oldu, gök yükseldi (A.H. Tanpınar, Abdullah Efendinin Rüyaları, s. 115) vb. Ayrıca bk. zarf.
- Adverb of quantity.
- Adverbe de quantité
azlık
- Az olma durumu.
- Azınlık.
- Çok olmama.
- Rarity.
- Scarcity.
- Rareness.
- Minority.
- Paucity.
- Shortfall.
- Fewness.
azlık derecesi
- Bkz. Anlam dereceleri.
çokluk
- Sayı veya ölçü yönünden çok olma durumu, çoğul, kesret, ekseriyet, teklik karşıtı
- Çoğunluk
- Kelimelerin belirli eklerle birden çok varlığı veya kişiyi bildirme biçimi, çoğul, cem.
- Sık sık, çokça, çok kez, çoğu
- Bk. sıklık.
- Multiplicity.
- Multitude.
- Plentifulness.
- Muchness.
- Crowd.
zarf
- Kap, kılıf, sarma.
- İçine mektup veya başka kâğıtlar konulan kâğıttan kese
- İçine fincan veya bardak oturtulan metal kap
- Bir fiilin, bir sıfatın veya bir zarfın anlamını zaman, yer, ölçü, nitelik, soru kavramları bakımından etkileyen kelime, belirteç: Az yaşamıştı. Geç kalınca utandı gibi.
- Bk. belirteç
- Değiştirime uğramış bir dalganın en uç bölümlerini yani genliğin üst bölümlerini gösteren eğri.
- Virüs tarafında kodlanan proteinlerle tomurcuklanma sırasında hücreden alınan lipoprotein tabakadan oluşan ve bazı virüs ailelerinde kapsit yapının üzerinde bulunan yapı ögesi.
- Envelope.
- An ornamental metal cup-shaped holder for a hot coffee cup.
- Adverbial.