ayrıklı ne demek?
- Ayrı tutulmuş, benzerlerine uymayan, kural dışı olan, istisnai.
- Aralıklı, fasılalı, istisnalı.
- Exceptional.
ayrıklık
- Ayrıklı olma durumu, ayrı tutma, ayrı tutulma, istisna.
- Elips, daire, parabol, hiperbol vb. bir konik üzerinde hareket eden cismi, odağa veya merkeze birleştiren doğrunun büyük eksen ile yaptığı açı.
- Kaplamları birbirinden ayrı olmakla birlikte aynı yakın cinsin kaplamına giren kavramlar arasındaki bağlantı.
- Genel kuraldan ayrılma, derogasyon.
- Önermelerin birbirine bağlanması işleminde ya ... ya ... ve ya da ile gösterilen ilişki.
- Bir konik (elips, daire, parabol, hiperbol) üzerinde devinen bir cismi odağa ya da merkeze birleştiren doğrunun büyük eksen ile yaptığı açı. (bk. şekil D. 40)
- Anomaly.
- Exception.
- Special treatment.
- Anomalie
ayrıklama
- Her zaman yanyana ve bir öbek halinde kullanılan iki kelimenin arasına başka kelime sokma. Zembilli Müftü Âli Efendi gibi.
- Disjonction
- Disjonction