aydınlatıcı ne demek?
- Aydınlık verici.
- Bir sorunla ilgili gerekli bilgileri veren
Devlet, tüketicileri koruyucu ve aydınlatıcı tedbirler alır.
Anayasa - Işık veren.
Illuminator.
Illuminant.
Illustrative.
Informative.
Illuminating.
Enlightening.
aydınlık
- Bir yeri aydınlatan güç, ışık
- Bir yapının ortasına gelen oda ve öbür bölümlerin ışık alması için, damın ortasından zemine kadar açılan boşluk.
- Işık alan.
- Kolay anlaşılacak derecede açık olan, vazıh.
- Kötülükten uzak, temiz, saf.
- Bir yüzeyin ya da ortamın ışıklı olması hali.
Bright.
Sunny.
Luminous.
Sunlit.
aydınlatıcı ek
Epexegesis.
aydınlatıcılık
- Aydınlatıcı olma durumu.