awe ne demek?
- Korku vermek
- Dehşete düşürmek huşu vermek.
- Korku, huşu, haşyet
- Korkutmak
korku
- Bir tehlike veya tehlike düşüncesi karşısında uyanan kaygı duygusu
- Kaygı, üzüntü
- Kötülük gelme ihtimali, tehlike, muhatara.
- Gerçek veya beklenen bir tehlike ile yoğun bir acı karşısında uyanan ve coşku, beniz sararması, ağız kuruması, kalp, solunum hızlanması vb. belirtileri olan veya daha karmaşık fizyolojik değişmelerle kendini gösteren duygu.
- Gerçek ya da beklenen bir tehlike ile yoğun bir acı karşısında uyanan ve coşku, beniz sararması, ağız kuruması, yürek ve solunum hızlanması gibi belirtileri olan, ya da daha karmaşık fizyolojik değişmelerle kendini gösteren duygu.
- Gothic.
- Horror.
- Fear.
- Fright.
- Scare.
awe and dread
- Heybet
awe inspiring
- Büyük hayranlık uyandıran, büyüleyici, dehşet verici, saygı ve hürmet uyandıran, korku ve şaşkınlığa düşüren, mükemmelliğinden bir kimseyi birazcık ürküten (örneğin; "New York city is an awe inspiring sight {New York şehrinin büyüleyici bir manzarası var}")
- Korku veren, huşu uyandıran