attractive but rather effeminate ne demek?
- Parlak
parlak
- Parlayan, ışıldayan
- Temiz ve ışıklı
- Göze çarpacak kadar başarılı
- Yüzü güzel (oğlan).
- Çok başarılı.
- Işıltılı
- Temiz.
- Göz alan
- Shiny.
- Shining.
attractive
- Cazip, ilgi çekici
- Alımlı, göz alıcı
- Çekici, cazibeli
attractive force
- Çekici güç
but
- İnsan vücudunun kalça ile diz arasındaki bölümü.
- Hayvanların, arka bacaklarının gövdeye bitişik olan dolgun, etli bölümü
- Kalça ekleminden, ayak bileğine kadar uzanan bölgenin kemikli et parçası.
- Hind leg, round.
- Buttock.
- Croup, croupe.
- Gigot.
- Except with; unless with; without.
- Rump.
- Except; besides; save.
rather
- Den ise, tercihan, e kalırsa
- Den ziyade
- Daha doğrusu
- Oldukça
- Tersine, aksine
- Öyle, ya ! I had rather go
- Tercihen, iyisimi, daha iyisi, daha doğrusu, oldukça, bayağı, az çok, aksine [brit.], bilakis [brit.]
Türetilmiş Kelimeler (bis)
attractiveattractive forceattractivenessattractingattractiometerattractionattractattract attentionattract smb.s attentionattract the attentionattractabilitybutbut alsobut bifteğibut dilmesibut forbut notbut onlybut takımıbut thebut thenbubu abdestle daha çok namaz kılınırbu adam beni rahatsız ediyorbu akşambu akşam almam gerekiyor.