attırmak ne demek?
- Atma işini yaptırmak
Size fenalık edebilir, sizi işinizden attırır.
H. Taner - To make sb thrown / expelled.
atma
- Atmak işi.
- Pamuktan dokunmuş bir tür bez. (Dokumacılık)
- Atmak işiyle meydana gelmiş olan.
- Aşı ve sürgünlerin kendiliğinden ayrılması.
- Bir taraftan öbür tarafa uzatılan ağaç parçası veya uzunca maddeler.
- Resmin renginin güneş ışığında kalarak uçması.
- Patlayıcı yardımıyla herhangi bir maddeyi veya toprağı parçalara ayırma.
- The soul which is considered immortal.
- Inner Reality , , Soul, but also: body, spirit, senses End of the I-illusion; Self-remembrance in unity with Krishna Atma: 'the Sun of Suns, the Effulgence of Effulgences; it is the Supreme Light, the Swayamjyothi, the Self-effulgent' Atma: Unconquerable, indestructible, unlimited, the Existence-Knowledge-Bliss-wave of the ocean that is God.
- Atma.
attırma
- Attırmak işi.
attırgaç
- Yufkayı, saç üzerinde çevirmeğe yarıyan tahta araç. (Güney *Yeşilova -Burdur)