anlayışsız ne demek?
- Anlayışı kıt olan, kafasız, kavrayışsız, vurdumduymaz, kalın kafalı, izansız, ferasetsiz, gabi.
- Hoşgörüsüz.
- Insensitive.
- Inconsiderate.
- Undiscerning.
- Unsympathetic.
- Blind.
- Blunt.
- Purblind.
- Dozy.
- Intolerant.
- Lacking in understanding.
- Obtuse.
anlayışsızlık
- Anlayış kıtlığı, kafasızlık, kalın kafalılık, vurdumduymazlık, izansızlık, gabilik
- Hoşgörüsüzlük.
- Insensitivity.
- Incomprehension.
- Hebetude.
anlayış
- Bir kimsenin benimsemiş olduğu düşüncelerin ve inançların tümüne verilen ad.
- Anlama işi veya biçimi, telakki, zihniyet
- Anlama yeteneği, feraset, izan, zekâ.
- Hoş görme, hâlden anlama.
- Ayırıcı bir nitelik olmak bakımından görüş, zihniyet.
- Bir kimsenin anlama biçimi ya da anlama gücü
- Understanding.
- Intelligence.
- Sensibility.
- Comprehension.