anlaşmazlık ne demek?
- İki veya daha çok tarafın düşünce ve amaçları arasında ayrılık, uyuşmazlık, ihtilaf
Mustafa yedi yaşına basınca ana baba arasında anlaşmazlık kalmadı.
R. H. Karay - Ihtilâf, niza, münâzaa (bk. çekişme).
Incoherence.
Disagreement.
Odds.
Incompatiblity.
Disaccord.
Discord.
Fight.
Mix-up.
Conflict.
Controversy.
Discordance.
Dissension.
Disunion.
Disunity.
Divided counsel.
Division.
Embroilment.
Friction.
Imbroglio.
Quarrel.
Run-in.
Strife.
Altercation.
Argument.
Difference.
Dispute.
Dissent.
Dissidence.
Variance.
Misunderstanding.
anlaşmazlık çıkaran
Divisive.
anlaşmazlık çıkmak
- Bir konuda uyuşmazlık söz konusu olmak: Miras dağılımında üvey annesiyle aralarında anlaşmazlık çıkmış. -C. Külebi.