alt tarafı ne demek?
- Geriye kalanı. İşin sonu, olup olacağı.
Alt tarafı üstümüze düşen neyse onu yerine getirdik.
N. Cumalı - İşin daha sonrası.
- Değeri, olup olacağı
Alt tarafı iki biblo ile bir halı her zaman satın alınabilir.
H. Taner - The lower part.
- The underside.
- Remainder.
- The rest.
- The outcome.
- All that is involved (is only.
alt taraf
- Underside.
alt tabaka
- Tabakalardan altta bulunan.
- Fotoğrafçılıkta; duyarkattan önce tabana sürülen jelatin vernik.
- Herhangi bir tabakanın altında bulunan elektronun azimutal kuanta sayısı değerine karşılık olan bölümü.
- Asıl toprağın altında bulunan tabaka.
- Yüzey toprağın altında içinde köklerin normal şekilde geliştiği tabaka.
- Low grade.
- Buttom layer.
- Bottom course.
- Substratum.
taraf
- Ön, arka, sağ, sol, üst, alt vb. yanların her biri
- Yön, yan, doğrultu
- Yöre, yer
- İstekleri, düşünceleri karşıt olan iki kişiden veya iki topluluktan her biri.
- Bir kişinin soyundan gelenlerin hepsi.
- Bir şeyin belli bölümü, kısmı.
- Yan.
- Yan, yön.
- Member.
- Side.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
alt tarafalt tabakaalt tabakadanalt tabanalt tahtaalt takımaltalt açıalt agalt ağalt ağ maskesialt ağacı silalt ailealt alanlaralt alemalt altaalal ahramal al olmakal al yapmakal aslan tutar, güç sıçan tutmaztarafımatarafımdantarafınatarafına çekmektarafına çevirmektarafına geçmektarafında olaraktarafında olmaktarafındantarafından engellenditaraftaraf değiştirmektaraf gözetmektaraf tutantaraf tutan yargıca itiraz etmek