alebat ne demek?
- Yemek kapları, çanaklar.
yemek
- Yeme, karın doyurma işi
- Yenmek için pişirilip hazırlanmış yiyecek, aş, taam.
- Günün belli saatlerinde yenilen besin
- Konuklara yiyecek verilerek yapılan ağırlama
- Ağızda çiğneyerek yutmak
- Aşındırmak, kemirmek, oymak, delmek
- Isırmak.
- Batmak, çizmek, kaşındırmak, dalamak.
- Hoşa gitmeyen kötü bir duruma uğramak, tutulmak
- Hakkı olmayan ve kendisine yasak edilmiş bulunan bir şeyi kabul etmek.
alebe
- (C. Alebat) Yemek kabı, çanak.
ale
- Ağaçlıklı yol.
- (C.: Al) Harbe. (Osmanlıca'da yazılışı: âle)
- Bir çeşit bira.
- Birinci kalite bira, bira