aklı ne demek?
- Beyazı bulunan, beyaz renkli
Arabacı, içkinin söndürdüğü fersiz, kabarık, aklı gözlerini kızın yüzüne yanaştırarak fısıldadı.
P. Safa - Akla dair ve müteallik. (Osmanlıca'da yazılışı: aklî)
- Akıl ile bilinen veya bulunan şey
- Akla mensup
- Bkz. ussal
- His or her mind.
ussal
- Akla uygun, yalnız akla dayanan, akli, rasyonel.
- Coşkuyla değil us ve düşünme süreçleriyle ilgili olan.
- Rational.
aklı almak
- Anlamak, kavramak, idrak etmek, derk etmek.
- Conceive.
aklı almamak
- 1) biri bir şeyi anlayamamak, kavrayamamak; 2) bir şeyin olabileceğine inanmamak; 3) uygun bulmamak: Çocuğun bu geç saatte evden izinsiz çıkıp gitmesini aklım almıyor.