akise ne demek?
- Çok fazla deve.
çok
- Sayı, nicelik, değer, güç, derece vb. bakımından büyük ve aşırı olan, az karşıtı
- Aşırı bir biçimde
Galore.
Great.
Handsome.
Infinite.
Like blazes.
Perfectly.
Power of.
Profu.
akis
- Işık veya ses dalgalarının yansıtıcı bir yüzeye çarparak geri dönmesi, yansıma, yankı
- Bir cismin parlak bir yüzeyde görünmesi
- Bir şeyin başka bir şey üzerinde yarattığı etki.
- Evirtim.
- Evirme.
- Bkz. yankı
- Bkz. evirme
- Zıt, ters, muhalif
- Yere gömüp köklendikten sonra kestikleri üzüm çubuğu.
Reflection.
akis sondası
Fathometer.