şube ne demek?
- Bir kurumun, bir kuruluşun alt mevkilerindeki iş yerlerinden her biri.
Garanti Bankasının Yeşilyurt şubesinden memnun değilim.
- Okullarda aynı düzeydeki sınıflardan her biri
Üç günün içinde, ders verdiği üç şubeye de 'La Pipe Turque' adlı parçayı, noktasına, virgülüne hatta noktalı virgülüne kadar ezberletti.
H. Taner - Dal.
Hayvanlar iki şubeye ayrılır: Bir hücreliler ile çok hücreliler.
- Kol, kısım, branş.
- Bk. dal
- Canlı organizmaların sistematik sınıflandırılmasında sınıfların bir araya gelmesinden oluşan grup, dal, filum.
- Branch.
- Branch office.
- Ramification.
- Department.
- Limb.
- Offshoot.
- Substation.
- Section.
- Subsidiary.
- Affiliate.
- Agency.
- Branch house.
- Division.
- Branch establishment.
- Subdivision.
- Line.
- Offset.
- Affiliated company.
- Agency office.
- Branch shop.
- Desk.
- Subsidiary office.
- Phylum
şube hattı
- Byline.
şube kitaplığı
- Geniş yığınların kitaptan kolaylıkla yararlanmasını sağlamak amacıyle halk kitaplıklarının çok okur bulunan bölgelerde açtıkları bölüm.
- Branch library.