şahitliğe çağırmak ne demek?
- Call smb. in evidence.
şahitli
- Şahidi olan.
şahitlik
- Tanıklık, şehadet.
- Testifying.
- Being a witness.
- Evidence.
- Testimony.
- Giving evidence.
- Witnessing.
çağırmak
- Birinin gelmesini kendisine yüksek sesle söylemek, seslenmek
- Herhangi birinin bir yere gelmesini istemek, davet etmek
- Binmek için bir araç istemek
- Yüksek sesle şarkı, türkü söylemek
- Invite.
- Summon.
- Invoke.
- Cry out.
- Call for.
- Call in.