şüpheli ne demek?
- Kuşkulu
Mazisi şüpheli kadınlarla evlenmek, insanı sonraları rahatsız eder.
P. Safa - Kendisinden şüphe edilen, kuşkulanılan.
- Soruşturma evresinde suç şüphesi altında bulunan kişi.
- Doubtful.
- Suspect.
- Uncertain.
- Suspicious.
- Sceptical.
- Fishy.
- Creaky.
- Shadowy.
- Shady.
- Chancy.
- Contestable.
- Debatable.
- Dicey.
- Discredited.
- Disputable.
- Dodgy.
- Dubious.
- Dubitative.
- Equivocal.
- Funny.
- Funny peculiar.
- Hazardous.
- Indecisive.
- Indefinable.
- Murk.
- Ambiguous.
- Loose.
- Precarious.
- Problematic.
- Questionable.
- Suspicious looking.
- Open to doubt.
kuşkulu
- Kuşku belirten, kuşku anlatan, şüpheli
- Kuşku içinde olan, şüpheli
- Kuşkucu.
- Questioning.
- Sceptical.
- Suspicious.
- Uncertain.
- Debatable.
- Distrustful.
- Arousing suspicion.
şüpheli ad
- Zoolojik türe uygulanmış olan fakat onun tanınmasına mevcut delilin yeterli olmadığı nominal tür adı.
- Nomen dubium.
şüpheli alacaklar
- Bk. kuşkulu alacaklar
- Bad debts.