üzere ne demek?
- Amacıyla
Müzakere bitince üç dört gün sonra gene evde buluşmak üzere ayrıldılar.
P. Safa - Şartıyla.
Akşama geri vermek üzere bu kitabı alabilirsiniz.
- Neredeyse
Bu yangın kalbimizde başlıyorsa, yani ümitsiz bir aşka düşmek üzere olduğumuzu hissedersek ne yapalım?
R. N. Güntekin - Gibi, bu yolda, bu biçimde.
- On the verge of.
- About to.
- On the brink of.
- On the point of.
- On condition of.
- According to.
- For the purpose of.
amacıyla
- To this end.
üzeri
- Bir şeyin yukarı, göğe doğru olan yanı
- Varlık, kimlik
- Bir şeyin görülen yanı, yüzü.
- Bir şeyin dış yüzü, yüzey.
- Giysi.
- Vücut, beden
- Artan, geriye kalan bölüm.
- Bazı tamlamalarda zaman bildiren bir söz
- Upper surface.
- Outer surface.
üzeri kapli filaman
- Coated filament