üvey evlat muamelesi yapmak ne demek?
- Dışlamak
Bana üvey evlat muamelesi yapıyorsun, beni burunluyorsun.
Orhan Kemal - Kötü davranmak.
dışlamak
- Bir kimse veya bir toplum, bir kimse, bir durum, bir düşünce vb.ni yok saymak, ilgilenmemek.
- Externalize.
- Deport.
- Coventry.
- To exclude.
- To externalize.
- To ostracize.
- Exclude.
üvey
- Yalnız yasaca akraba sayılan, aralarında kan bağı bulunmayan, öz olmayan.
- Kendisine kötü davranılan.
- Step.
- Step-.
- Adoptive.
- Foster.
üvey ana
- Üvey anne
- Step mother.
evlat
- Bir kimsenin oğlu veya kızı, çocuk
- Soy, döl
- Yaşlı kimselerin çocukları yaşındakilere kullandıkları bir seslenme sözü
- Child.
- Cion.
- Slip.
- Seed.
- Children.
- Descendants.
- Daughter.
muamele
- Davranma, davranış.
- Yol, yöntem.
- İşlem
- İşlem.
- Alışveriş.
- Bk. işleni
- Bk. işlem (II)
- (C.: Muamelat) Hatt-ı hareket. Davranma, davranış. Birbiri ile iş görme, amel etme. Alış veriş.
- Treatment.
- Dealing.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
üveyüvey anaüvey ana babaüvey anneüvey anne gibiüvey babaüvey çocuküvey çocuk düşlemesiüvey erkek kardesüvey erkek kardeşüveaüveitüveliküvenüvendireevlatevlat edinenevlat edinen anne babaevlat edinilmişevlat edinilmiş çocukevlat edinmeevlat edinmekevlat olarakevlatla ilgilievlatlıevlaevladevlad ı fatihanevlad ü ıyalevlada yakışmaz