öze ne demek?
- Bir türde, bir bireyde bulunan, aynı cinsten başka hiçbir türde veya bireyde rastlanılmayan, has.
- Mikrobiyolojik ekim, preparat hazırlama ve izolasyon işlemlerinde kullanılan, uç tarafı yuvarlatılmış platin telden oluşan metal çubuk.
- Self, marrow, essence, cream, substance, kernel, extract, essential oil, extraction, quintessence, distillate, distillation, content, core, elixir, entity, epitome, gist, goodness, heartbeat, matter, meat, medulla, nucleus, pith, pith and marrow.
- Loop.
öze dönüşlü
- Reflexive.
öze yabancılaşma
- Kişinin, kendi varlığının gerçek olmadığı duygusuna kapılması.