öylesine ne demek?
- Aşırı bir biçimde, fazla, o kadar çok
Göz öylesine alışır ki yeni yapılara, insan ne kadar kendini zorlasa, o boş arsanın nasıl olduğunu gözünün önüne getiremez.
N. CumalıYüreğimizdeki uygarlaşma ateşi öylesine harlı yanıyordu ki hatalarımızı görmüyorduk.
A. Kulin - Ever so much.
- Slight.
- Such.
- That.
- Excessively.
öylesi
- Ona benzer, onun gibi
- Such a person.
- Such a thing.
- Sb like that.
öyle
- Onun gibi olan, ona benzer
- O yolda, o biçimde, o tarzda
- O denli, o kadar, o derece
- İçinde "ne, nasıl" vb. sorular bulunan cümlelerin sonuna geldiğinde o cümlede anlatılan şeyin hoş karşılanmadığını veya ona şaşıldığını anlatan bir söz.
- Such.
- Accordingly.
- Precisely.
- Thus.
- In that manner.