önceleri ne demek?
- Önceki zamanda, başlangıçta
Önceleri kapıldığım münasebetsiz düşünce, kafamdan defolup gitmişti.
R. H. Karay - Formerly.
- Previously.
önceki
- Önce olan, evvelki, mukaddem, sabık.
- Previous.
- Former.
- The former.
- Prior.
- Foregoing.
- Antecedent.
- Anterior.
- Last.
- Onetime.
önceleme
- Öncelemek işi.
önceleme filmi
- Bilimin günümüzdeki verilerine dayanarak insanların ilerideki yıllarda gerçekleştirebileceklerini düşlemek, kestirmek, önceden bilmek yoluyla çevrilen film.
- Science-fiction.
- "Seien-ce-Fıction"-Film