ödememek ne demek?
Not to pay
not
- Bir şeyi hatırlamak için yazılan kısa yazı
- Okullarda öğrencinin dersle ilgili bilgi ve beceri düzeyini göstermek üzere öğretmenlerce verilen sayı, derece.
- Bir şeyin niteliği üzerine edinilen kanı.
- Bk. yazıntı
- Safhaları ve soruşturma aşamalarının kaydedilmesi suretiyle, hem kolluğun yaptığı faaliyetlerin mahkeme safhasında ispatlanmasını hem de aradan uzun zaman geçse bile en ufak ayrıntıların hatırlanmasını sağlayan bir doküman.
- Okullarda öğretmenlerce her öğrencinin başarısı üzerinde edinilen kanıyı, varılan yargıyı gösteren değer.
Mark, degree.
Grade.
Note.
Mark.
ödeme
- Ödemek işi, tediye.
- Bir borcun kısmen ya da tamamen, parayla ya da ayni olarak kapatılması.
- Borçlunun vermesi gereken şeyi vermesi, tanık ya da bilirkişinin andiçmesi.
Disbursement.
Settlement.
Redemption.
Clearance.
Conciliation.
Discharge.
Inpayment.
ödeme ajanı
- Bk. ödeme kurumu