çok fazla miktar ne demek?
Oodles, superabundance.
çok fazla inşaa etmek
Overbuild.
çok fazla zor
A world of trouble
fazla
- Gereğinden, alışılmıştan çok, aşırı olan, ziyade
- Daha çok, aşkın
- Artmış olan.
- Gereksiz, yersiz bir biçimde.
- Gereğinden, alışılmıştan çok olarak.
- Çok ziyade, artık, artan.
Excessive.
Superfluous.
Spare.
Plus.
miktar
- Bir şeyin ölçülebilen, sayılabilen veya azalıp çoğalabilen durumu, nicelik.
- Ölçü.
- Bk. nicelik
Shot.
Specification as to quantity.
Quantitative.
Quantity.
Amount.
Proportion.
Deal.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
çok fazla inşaa etmekçok fazla zorçok fazlaçokçok acı biberçok acı çekmekçok acı sözçok acıkmakçok aççok aç olmakçok açılıçok adresli kodçok ağırçobançoban aldatançoban aldatan kuşuçoban aldatangillerçoban aldatanlarfazlafazla abartmakfazla açmışfazla ağırbaşlı kimsefazla ağırlıkfazla akımfazla alkollüfazla ayrıntılıfazla bagaj parasıfazla bakiyefazlfazfaz açısıfaz ayrımıfaz bağıntısıfaz çözünürlüğü