çiğ ne demek?
- Pişmemiş veya az pişmiş.
- Gözü rahatsız eden, göze batan (renk, ışık)
Koca Mustafapaşa'daki berber Selim'in aynası karşısında çiğ renkleri buna benzeyen çok süslü bir resim asılıydı.
R. H. Karay - Yersiz ve yakışıksız
- Yaşının gerektirdiği görgüye ve olgunluğa erişmiş olmayan (kimse)
Uncooked.
Unbaked.
Half-baked.
Fresh.
Green.
Unripe.
Crude.
çiğ aydınlatma
- Çiğ ışık kullanılarak yapılan aydınlatma.
Hard lighting.
Volles Licht Beleuchtung
Éclairage dure
çiğ balık
- Alternatif bir yem kaynağı olarak kürk hayvanlarıyla domuz rasyonlarına eklenen, tiyaminaz ve trimetilaminoksit gibi antibesleme faktörleri taşıyan, herhangi bir işleme tabi tutulmamış doğal durumdaki balık.
Uncooked fish.