çekirdek süreç nesnesi ne demek?
- Kernel process object.
kernel
- Tahıl tanesi
- Çekirdek içi
- İçli, özlü
- Öz, cevher, esas
- Çekirdek, tane, öz
çekirdek
- Etli meyvelerin içinde bir veya birden çok bulunan, çoğu sert bir kabukla kaplı tohum.
- Yenmek için satılan kabak veya ayçiçeği tohumu
- Ağaçlarda soyulmayan bölüm.
- Bir hücrenin merkezini oluşturan cisimcik.
- Atom çekirdeği.
- Bir şeyin temelini oluşturan, öz, nüve.
- Kuyumculukta kullanılan ve 5 cgr'a eşit olan ağırlık ölçüsü.
- Hücrelerin çoğunda bulunan, genetik bilgiyi taşıyan zarla çevrili organel.
- Ökaryot hücrelerde bir veya daha fazla sayıda bulunan kalıtım materyali olan DNA ile çeşitli organik ve inorganik maddeler kapsayan çift zarla çevrelenerek sitoplazmadan ayrılmış olan hücre organeli, nükleus.
- Hücrenin metabolizma fazında sitoplazmadan çift çekirdek zarı aracılığıyla ayrılan, DNA ile çeşitli organik ve inorganik maddeleri içeren hücre bölümü, nükleus.
çekirdek açık önerme
- ( ) . || Krş.. birliçekirdek açık önerme.
süreç
- Aralarında birlik olan veya belli bir düzen veya zaman içinde tekrarlanan, ilerleyen, gelişen olay ve hareketler dizisi, vetire, proses
- Belli bir sonuca götüren işlem basamakları dizisi.
- Process.
- Continuum.
- Duration.
- Course.
- Operation.
- Prozez
- Processus
nesne
- Belli bir ağırlığı ve hacmi, rengi, maddesi olan her türlü cansız varlık, şey, obje
- Geçişli fiili bütünleyen yalın veya belirtme durumunda bulunan tümleç.
- Öznenin dışında kalan her konu, obje
- (Derleme., belirtilinesne, -i'li tümleç, -i'linesne) Geçişli eylemi tümleyen yalın veya belirtme durumunda bulunan tümleç: Ali bir kitap almış; Öğrenci para bulmuş, sahibine vermiş; Öğretmen ders anlatıyor; Meseleyi çözmeden gitmeyin; Çocuklar annelerinin evde bulunmayışını fırsat bilirler; Ali evi sattı, bahçeyi bıraktı; Bazı insanlar okumayı sever, yazmayı sevmez; Kar bütün limanı sarmıştı vb.
- İnsanın dışında kalan, görülebilen, dokunulabilen, bir ağırlığı ve kütlesi olan her türlü özdeksel varlık.
- (Lat. objectum = karşıda bulunan, karşıya konan) : 1- (Genellikle) Karşımızda bulunan şey. 2- Öznenin bağlılaşık kavramı olarak, özne ediminin, bilincin kendisine yöneldiği şey: a. Kendisine yönelinen, düşünülen, tasarlanannesne, kendisine yönelen bir edim olmadan var olmayan şey; bilinçte, düşünmenesnesi (konu) olarak düşünme olayının karşısında bulunan şey; düşüncel (ideal)nesne. b. Özne ediminden, bilinçten, bağımsız olan gerçek (real)nesne; gerçeklik olarak, dışdünyanın bir parçası olarak bilincin karşısında duran şey.
- Şey, herhangi bir şey.
- Objective.
- Objective case.
- Body.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
çekirdekçekirdek açık önermeçekirdek aileçekirdek bağlama enerjisiçekirdek bağlama erkesiçekirdek bellekçekirdek bellekte kalıcıçekirdek bilgisiçekirdek birleşmesiçekirdek boyasiçekirdecikçekirdeğin ikidoğrusal serisiçekirdeğin özdeğerleriçekirdeğin özfonksiyonlarıçekirdeğin parçalanmasısüreçsüreç çezümlemesisüreç değişkenisüreç denetimisüreç içi kontrolsüreç tavlamasısüreçlersüreçler arasısüreçler arası iletişimsüreçler arasisüresüre aşımısüre aşımına uğramıyan haksüre ayarlamasısüre bitimi