nesne ne demek?
- Belli bir ağırlığı ve hacmi, rengi, maddesi olan her türlü cansız varlık, şey, obje
Ağzımıza koyduğumuz şey değil, tadını tuzunu bildiğimiz nesne değil.
S. M. Alus - Geçişli fiili bütünleyen yalın veya belirtme durumunda bulunan tümleç.
- Öznenin dışında kalan her konu, obje
Her nesne ve olaya alaycı bir gözle bakmak ilkesinden yola çıkar bu görüş.
S. Birsel - (Derleme., belirtilinesne, -i'li tümleç, -i'linesne) Geçişli eylemi tümleyen yalın veya belirtme durumunda bulunan tümleç: Ali bir kitap almış; Öğrenci para bulmuş, sahibine vermiş; Öğretmen ders anlatıyor; Meseleyi çözmeden gitmeyin; Çocuklar annelerinin evde bulunmayışını fırsat bilirler; Ali evi sattı, bahçeyi bıraktı; Bazı insanlar okumayı sever, yazmayı sevmez; Kar bütün limanı sarmıştı vb.
- İnsanın dışında kalan, görülebilen, dokunulabilen, bir ağırlığı ve kütlesi olan her türlü özdeksel varlık.
- (Lat. objectum = karşıda bulunan, karşıya konan) : 1- (Genellikle) Karşımızda bulunan şey. 2- Öznenin bağlılaşık kavramı olarak, özne ediminin, bilincin kendisine yöneldiği şey: a. Kendisine yönelinen, düşünülen, tasarlanannesne, kendisine yönelen bir edim olmadan var olmayan şey; bilinçte, düşünmenesnesi (konu) olarak düşünme olayının karşısında bulunan şey; düşüncel (ideal)nesne. b. Özne ediminden, bilinçten, bağımsız olan gerçek (real)nesne; gerçeklik olarak, dışdünyanın bir parçası olarak bilincin karşısında duran şey.
- Şey, herhangi bir şey.
- Objective.
- Objective case.
- Body.
- Stuff.
- Thing.
- Thingamajig.
- Anything şey.
- Obje.
- Object obje.
- Direct object.
- Anything.
- Charm.
- Chose.
- Determined direct object.
- Article.
- Object.
- Gegenstand
- Objet
- Complément direct déterminé, object
- Objectum
nesne açıklayıcısı
- Bk. açıklayıcı nesne.
nesne adı buldeğiştir sihirbazı
- Find / replace object name wizard.