çapucu noktasi ne demek?
- Antipodal point
antipodal
- Yerkürenin aksi tarafında olan, taban tabana zıddı, tam tersi
çapul
- Yağma, talan, plaçka
- Akıncıların düşman topraklarına yaptıkları baskın.
- Böyle baskınlarda ele geçen şeyler.
- Yağma, saldırı. (Osmanlıca'da yazılışı: çapûl)
- Loot.
- Sack.
- Booty.
- Plunder.
- The sack.
- Looting.
çapula
- Kaba deriden yapılmış ucu sivri ve kıvrık ayakkabı.
- Raid, booty, plunder, foray.
nokta
- Çok küçük boyutlarda işaret, benek.
- Bazı harflerin üzerine konulan ufak işaret.
- Yer
- Konu, konu ile ilgili önemli bölüm
- Nöbetçi bulunan yer.
- Nöbetçi, gözcü, bekçi
- Sınır, derece, radde.
- Cümlenin bittiğini anlatmak için sonuna konulan, küçük benek biçimindeki noktalama işareti (.).
- Uzambilgisinde tanımsız öğelerden biri.
- Belirli bir uzayın koyutlarını gerçekleyen öğelerden her biri.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
çapulçapulaçapulacıçapulacılıkçapulcuçapçap artımıçap kılavuzuçap olarakçap pergeliÇAçabaçaba gerektirmeyençaba göstermekçaba harcanoktasalnoktasal fonksiyonnoktasal kafesnoktasal kestirimnoktasal kirliliknoktanokta apartmannokta atışınokta bagnokta boyutunoktnokardiyanokardiyazisNokardiyoznokardiyozisnoknock