çamaşırları yıkamak ne demek?
- Do the laundry, wash the clothes.
çamaşırları kurutup ütülemeden bırakmak
- Roughdry.
çamaşırlık
- Çamaşır yıkamak için kullanılan yer, çamaşırhane.
- Kurutmak amacıyla üzerine çamaşır serilen araç.
- İçine çamaşır konulmaya yarayan sepet veya torba.
- Çamaşır yapımına yarayan.
- Çamaşır yıkanan yer.
yıkamak
- Su veya başka bir sıvı kullanarak bir şeyi temizlemek
- Çözünmeyen bir çökeltiden ayrılması istenen suda çözünür maddeleri, yıkama yoluyla temizlemek.
- Fotoğraf plaklarını belirtici yıkmadan sonra suyla temizlemek.
- Bath.
- Bathe.
- Clean down.
- Launder.
- Lave.
- Lustrate.
- Scrub.