çırnık ne demek?
- Küçük boyda kayık.
- Üç flok yelkeni bulunan, iki yüz tona kadar olabilen, tek ve yekpare direkli yelkenli.
- Küçük boyda tek ve yekpare direkli, üçgen biçiminde üç yelkeni bulunan ve 200 tona kadar kapasiteli yelkenli gemi.
Boat.
küçük
- Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, büyük karşıtı
- Yaşı daha az olan
- Niceliği az olan
- Niteliği aşağı olan, bayağı.
- Geri aşamada.
- Değersiz, önemsiz
- Büyümesini, gelişmesini henüz tamamlamış olan
- Kısık, parlak olmayan(ses)
Small.
Little.
çır çır
- Çırpınmak fiili ile birlikte ne yapacağını şaşırmış bir durumda çok üzüntü ve telaş anlatır
çıra
- Çam vb. reçineli ağaçların yağlı ve çabuk yanmaya elverişli bölümü.
- Bu bölümden küçük küçük kesilerek hazırlanmış, tutuşturma ve aydınlatma işlerinde kullanılan parça.
- Lamba.
Resinous wod.
Tinder.