zavallı ne demek?
- Acınacak kadar kötü durumda bulunan, mutsuz
Zavallıyı saatlerce kendine getiremediler.
H. TanerZavallı hekim kendisine zorla yutturulan afyonların tesiriyle yığıldığı yerden bir daha kalkamadı.
N. F. Kısakürek - Gücü bir şeye yetmeyen, âciz
Bunu idrak etmekten o kadar zavallı ve biçareydi ki.
A. H. Tanpınar Miserable.
Nebbish.
Piteous.
Pitiable.
Pitiful.
Poor.
Poverty-stricken.
Sorry.
Wretched.
Poor thing.
Helpless.
Powerless.
Poor Woman ! Poord kid ! Poor thing.
Unfortunate.
Poorman.
zavallı adam
Wretch, poor wretch, poor fucker [sl.].
zavallı adamcağız
The poor devil.