zıngadak ne demek?
- Birdenbire ve sarsıntıyla
Elli metre kadar yürüdük, birkaç egzoz gürültüsü çıkarıp zıngadak durdum.
A. Gündüz - Zarf (zı'ngadak).
birdenbire
- Ansızın
- Suddenly.
- On a sudden.
- In a flash.
- Out of clear sky.
- Abruptly.
- All at once.
- At once.
- All of a sudden.
- Suddenly ansızın.
zıngıl zıngıl
- Zangır zangır.
zıngıl zıngıl
- Zangır zangır.