yumuk ne demek?
- Yumulmuş olan, yumulmuş gibi duran, yumulu
Uyandı, silkindi, yumuk gözlerini açarak yere sıçradı.
P. Safa - Tombul
Şen, kara gözlü, yumuk, renkli bir çehre!
R. N. Güntekin - Açılmamış çiçek, gül goncası.
- Uysal, sessiz, ağırbaşlı.
- (tightly) shut (eye, mouth); clenched.
- Pudgy, chubby.
- Set deep/buried in a chubby face.
- Ââ yumuk pudgy, chubby.
yumuk gözlü
- Göz kapakları şişkin, gözü kısık olan
yumuk yumuk
- Tombul tombul.
- Zarf.