yazlık ne demek?
- Yazın oturulan yer
Onun yazlığı Bakırköy'deki köşkü idi.
Yusuf Ziya OrtaçBalıkesir Güre'de yazlık ev almayı planlıyorum.
- Yazın kullanılan (giyecek, ev vb.).
Gideceğimiz kasabada iki yazlık sinema varsa hapı yutmuşuzdur.
Sait Faik Abasıyanık - Bir buğday cinsi
Yazlık eken her sene aç kalır, güzlük eken on senede bir aç kalır.
Atasözü - Yazın kullanılan (giyecek, ev vb.)
- Summery.
- Summerlike.
- Summerly.
- Seaside resort.
- Summer resort.
- Seaside place.
- Summerhouse.
- Suitable for the summer.
- Summer clothing.
- Summer house rent.
- Summer villa.
- Summer cottage.
- Summer residence.
- Summer clothes.
- Summer dress.
- Summer suit.
- Summer.
- Used in summer.
yazın
- Yaz mevsiminde, yaz aylarında
- Edebiyat.
- In the summer.
- In summer.
- Literature.
- Letters.
- Literature edebiyat.
- During summer.
- In the summertime.
- Belles lettres.
yazlık ev
- Bir kişinin ya da ailenin, genellikle kent dışında ve yörekentlerde bulunan, yaz aylarında dinlenmek için gidip kaldığı ikincil konut.
- Summer house.
- Villa
yazlık hafif bir ayakkabı istiyorum.
- Shoe: i would like a pair of lightweight summer shoes.