yaramaz ne demek?
- Uygun ve yararlı olmayan, bir işe yaramayan.
- Söz dinlemeyen, uslu durmayan, yasaklanan şeyleri yapmakta ayak direyen, haşarı (çocuk), uslu karşıtı
Annesine bakabilmek için akşama kadar elliye yakın yaramazın kahrını çekiyordu.
R. N. Güntekin - Çapkın.
- Bitmiş filmde kullanılamayacak kadar başarısız, işe yaramayan çekim.
- Non-effective.
- Good-for-nothing.
- Elfin.
- Elvish.
- Impish.
- Mischievous.
- Naughty.
- Obstreperous.
- Prankish.
- Rompy.
- Skittish.
- Undisciplined.
- Unmanageable.
- Wicked.
- Little perisher.
- Pickle.
- Rogue.
- Scalawag.
- Scamp.
- Scapegrace.
- Handful.
- Rascal.
- Scallywag.
- Useless.
- Unlicked cub.
- No- good.
- Puchish.
- NG (no good).
- Nichtkapierer, NK, schlechte Aufnahme
- Prise de vues défecteuses
yaramaz çocuk
- Elf, hellion, holy terror, limb, puck, terror, urchin.
yaramaz çocuk sendromu
- Kedi ve köpeklerin skrotum, kuyruk, bacak, ağız veya burunlarında lastik bant veya iğne gibi sıkıştırıcı veya eziyet verici yabancı cisimlerin bulunması.
- Nasty child syndrome.