yansıtıcı ne demek?
- Işık, ses, görüntü vb.ni geri göndermek, yansımasını sağlamak amacıyla kullanılan araç, reflektör.
- Bk. aktarıcı
- Yagi-Uda dalgalığında çiftucayın ardında yer alıp, gelen dalgaları bunun üzerine yansıtan parça.
- Başlıca yansıma olayından yararlanarak, bir ışık kaynağının ışık akısının uzaysal dağılışını değiştirmeye yarayan nesne.
- Reflector reflektör.
- Reflective.
- Reflector.
- Epidiascope.
- Reflektor
- Réflecteur
aktarıcı
- Kaynak kişiden derlenen herhangi bir parçayı kitlelere duyuran ve yayan kimse.
- Dam kiremitlerini aktarıp kırıkları yenileyen kimse.
- Görüntüyü bir bölgeden başka bir bölgeye ileten araç.
- Voleybolda öbür oyuncuların vurması için topu, ağın üzerine yükselten oyuncu.
- Genellikle engebeli bölgelerde çalışan, bir yayın merkezinden gelen izlencenin güçsüzlenmiş imlerini alarak bunları güçlendirdikten sonra çoğunlukla başka bir oluğun yinelenimine uygulayarak başka biraktarıcı ya da verici doğrultusunda yayan, böylelikle asıl vericinin yayın alanını genişleten, gücü vatla ölçülen yayaç.
- Decantor
- Tiler.
- Transposer.
- Transmitter.
- Passer.
yansıtıcı ışıtaç
- Arka yüzü yansıtıcı olan akkor gösterici ışıtacı.
- Reflector lamp.
- Verspiegelte Lampe
- Lampe réflecteur
yansıtıcı lamba
- Reflector lamp.
- Reflektorlampe (Strahlerlampe