yakıcı ağrı ne demek?
- Burning pain.
burning
- Hararetli, şiddetli
- Yakıcı, ivedi
- Yakma, yakış
- Fırınlama
- Yanan, yanıcı
- Üzerinde çok münakaşa edilen
- Ateşli, yanan
yakıcı alkali
- Caustic alkali, caustic potash.
yakıcı asit ve alkalilerle zehirlenme
- Kuvvetli mineral asitler, bazı organik asitler ve alkalilerin dokularla doğrudan temasa gelmeleriyle (dokuyu dağlayıp yakması) veya ağızdan alınması sonucu (müköz zarların yanması, yanan yerlerden kan sızması sonucu ölüm) oluşan zehirlenme.
- Irritant acid and alkali poisoning.
ağrı
- Gönül üzüntüsü, manevi ıstırap (mecaz)
- Türkiye'nin Doğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri.
- Vücudun herhangi bir yerinde duyulan şiddetli acı
- Özelleşmiş sinir uçlarının uyarılması sonucu hissedilen yerel rahatsızlıktan, can çekişmeye kadar değişen şiddetlerdeki rahatsızlık verici duygu.
- Yangının önemli belirtilerinden biri.
- Pain.
- Ache.
- Spasm.
- Smart.
- Affliction.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
yakıcı alkaliyakıcı asit ve alkalilerle zehirlenmeyakıcı gözeyakıcı güneş ışığıyakıcı hücreyakıcıyakıcı kamçılılaryakıcı kapsülyakıcı maddeyakıcı sıcakyakıyakı açmakyakı ağacıyakı otuyakı sakızıağrıağrı çekmekağrı dağıağrı dindiriciağrı duymazağrı duymazlığıağrı kesiciağrı kesici ilaçağrı kesici merhemağrı kesilmesiağrazağağ arayüz kartıağ atmaağ aygıt arayüzü özellikleriağ bağdaştırıcı kartı